Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | huşu içinde | awestruck adj. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | huşu içinde bırakmak | awe v. | ||
The people in the church were awed by the priest's words. Kilisedekiler papazın sözleri karşısında huşu içinde kalmışlardı. More Sentences |
||||
General | insanı huşu içinde bırakan | awesome adj. | ||
General | insanı huşu içinde bırakan | awe-inspiring adj. |